Mevsim geçişlerinde arabaların yeni koşullara uyum sağladığından emin olmak için gözden geçirilmesi gereken birçok nokta var. Işıklar, ön cam silecekleri ve lastik gibi ilk akla gelen yerlerin yanı sıra arabanın ısıtma ve soğutma sistemleri de kontrol edilmeli. Araba bakımında temel bir prosedür olan antifriz değişimi motor sağlığı açısından hayati önem taşıyor. Antifriz ne işe yarar ve nasıl değiştirilir sorularına cevap arıyorsanız, ihtiyacınız olan tüm püf noktaları bu rehberde bulabilirsiniz.
Antifriz Nedir?
Glikol bazlı bir sıvı olan antifriz, araçların radyatör sisteminde kullanılan temel bileşenlerden biri. Bilindiği üzere hareketli motor parçaları yüksek sıcaklık altında çalışırken performansı korumak için etkin bir soğutma gerçekleştirilmesi gerekiyor. Motoru doğru çalışma sıcaklığı aralığında tutma işlemi soğutma sıvısı yardımıyla yapılıyor.
Geçmişte hava soğutmalı motorlar kullanılmış olsa bile emisyon düzenlemeleri nedeniyle bu sistemler artık pek yaygın değil. Sıvı soğutmalı motorların yaygınlaşmasıyla daha da önem kazanan renkli ve toksik yapıdaki “antifreeze” sıvıları 1920’li yıllardan beri motor fonksiyonlarını düzenlemeye yardımcı oluyor.

Antifriz Ne İşe Yarar?
Antifrizi araçtaki sıcaklık kontrol sıvısı olarak düşünebilirsiniz. Kaputunun altında içten yanmalı bir motor barındıran tüm araçlar muazzam miktarda ısı üretiyor. Sıcaklık artışı kontrol altına alınamadığı takdirde motorun kauçuk, metal ve plastikten yapılmış hassas bileşenleri hasar görerek maliyetli problemleri beraberinde getiriyor.
- Motor soğutma sıvısının donmasını önler.
Dışarıdaki hava sıcaklığının -10 derecede olduğunu ve arabanızın tek seferde çalıştığını hayal edin. Motorun sorunsuz bir şekilde görevini yapması antifriz sayesinde gerçekleşiyor. Antifriz koymazsak ne olur diye merak ediyorsanız, cevabı çok basit. Antifrizsiz soğutma sıvıları soğuk havalarda donduğu için motorun çalışmamasına ve parçaların zarar görmesine neden oluyor. Dolayısıyla antifriz sıvısı soğutma sıvısının donma sıcaklığını düşürerek aracın çalışmasını sağlıyor.
- Motordaki parçaların aşınmasını önler.
Antifriz solüsyonu içeriğindeki çeşitli uzun ömürlü inhibitörler aracılığıyla metal yüzeyler üzerinde mükemmel bir koruma katmanı oluşturuyor. Formülündeki kalıcı korozyon önleyici sistem sayesinde mevcut problemleri ortadan kaldırma görevi de üstleniyor. Kaliteli bir antifrizin suya kıyasla metaller üzerinde 50 ila 100 kat daha az aşındırıcı olduğu biliniyor. Paslanmaya ve kireçlenmeye karşı da etki gösteren bu sıvı aşırı sıcaklıklarda su pompasının erken arızalanmasını da önlüyor. Motorun yedek parça maliyetleri de göz önüne alındığında antifriz kullanımı hayati derecede önem taşıyor.
- Optimum yakıt ekonomisinin korunmasına yardımcı olur.
Yakıt ekonomisi söz konusu olduğunda motorun ideal sıcaklık altında çalışması tüketimi doğrudan etkiliyor. Araç gövdesindeki optimum ısı düzeyini koruyarak motor ömrünü uzatan antifriz sıvısı aynı zamanda yakıt tüketiminin dengelenmesinde de rol oynuyor.

Antifriz Çeşitleri Nelerdir? Renkleri Neden Farklıdır?
Antifriz sıvısı, içindeki bileşene göre etilen glikol bazlı veya propilen glikol bazlı olarak iki sınıfa ayrılıyor; fakat temel belirleyici etken bu değil. Antifriz çözeltilerindeki birincil çeşitlilik formülde kullanılan korozyon önleyici faktörlere dayanıyor. 90’lı yılların ortalarına kadar etilen glikol bazlı, parlak yeşil antifriz sıvıları yaygınken günümüzdeki modern araçlar daha fazla koruma sağlayan çözeltilere ihtiyaç duyuyor. Bu da kırmızı, mavi, sarı, yeşil ve turuncu gibi farklı renkteki antifrizlerin geliştirilmesine sebep oluyor.
Peki, antifrizlerin suyu renkleri neden farklı? Hem etilen hem de propilen glikol renksiz yapıda olmasına rağmen üreticiler bir türü diğerinden ayırt edebilmek için bu karışımlara renklendirici ekliyor. Radyatör antifriz sıvıları temel olarak 3 gruba ayrılıyor:
- İnorganik antifriz: 90’lı yılların başına kadar neredeyse tüm otomobillerde kullanılan inorganik antifriz sıvısı parlak yeşil rengiyle biliniyor. Glikole ek olarak demir koruyucu fosfat ve alüminyum koruyucu silikat içeren geleneksel antifriz formülü motor kaplamasını korozyondan korumaya katkı sağlıyor. Soğutma sıvısının ilk tükenen bileşenleri bu katkı maddeleri olduğundan inorganik antifriz değişimi her iki yılda bir veya 25.000-30.000 km’de bir yapılıyor.
- Organik antifriz: İnorganik asitten sonra yeni bir norm haline gelen organik antifriz çeşitleri fosfat ve silikat içermemesine rağmen, inorganiklere benzer bir korozyon direnci sunuyor. Yeni model arabalardaki alüminyum ve naylon parçalara korozyon önleyici koruma sağlamak için özel olarak tasarlanan organik antifriz genellikle turuncu, sarı veya kırmızı renkte oluyor. Değişimi 3 ila 5 yıl arasında yapılan bu türdeki sıvılar aracın modeline bağlı olarak koyu kırmızı ve mavi antifriz şeklinde de üretiliyor.
- Hibrit organik antifriz: Adından da anlaşılacağı üzere, inorganik ve organik antifrizlerin en iyi özelliklerini bir araya getiren hibritler alüminyum parçalar için üstün korozyon direnci ve demir bileşenler için de paslanmaya karşı dayanıklılık sağlıyor. Bu sebeple hibrit organik antifriz fiyatları diğerlerine göre daha yüksek oluyor. Genel olarak sarı veya turuncuya boyanan bu sıvılar içeriğindeki bileşene göre mavi, pembe ve kırmızı antifriz şeklinde de satılıyor.

Antifriz Kullanımı Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Motor antifriz suyu performansı artırma ve ekstra maliyetleri önleme konusunda çeşitli avantajlar sunarken kullanırken sürücülerin kafasında bazı soru işaretleri oluşuyor.
- Farklı renkteki antifrizlerin karıştırılarak kullanılması rezervuarda kimyasal reaksiyona yol açtığı için önerilmiyor.
- Aracınızın hangi tür antifrize ihtiyaç duyduğunu öğrenmek için kullanıcı el kitabına göz atmalısınız.
- Üreticiler tarafından belirli oranlarla karıştırılmış hazır antifrizli motor suyu kullanabilir ya da konsantre antifriz ürünlerini iyi kalitede bir suyla kendiniz karıştırarak aracınıza ekleyebilirsiniz.
- Arabaya kaç litre antifriz konur diye merak ediyorsanız, yaşadığınız yerin iklim koşullarına göre hareket etmelisiniz. Karışımlarda ideal antifriz su oranı için genellikle en az %33 en fazla %67 oranında antifriz kullanılması öneriliyor. Hava sıcaklığının sıfırın altına düşmediği bir bölgede yaşıyorsanız, antifriz oranını düşük tutabilirsiniz. En doğru kullanım için antifriz üreticisinin talimatlarını uygulamanızda fayda var.

Antifriz Değişimi Nasıl Yapılır?
Antifriz değişimi arabalardaki en temel periyodik bakım unsurları arasında yer alıyor. Bu nedenle değişim işleminin nasıl yapıldığını bilmeniz gerekiyor.
- Antifriz değişimi radyatördeki soğutma sıvısının boşaltılacağı anlamına geliyor. Bunun için öncelikle motorun soğuk olması gerekiyor.
- Aracı krikoyla kaldırarak ızgaranın arkasındaki radyatörün tahliye vanasını veya hortumunu bulun. Radyatörün altına bir kova yerleştirerek vanayı açın. Eğer aracınızda hortum varsa sıvıyı boşaltmak için kelepçesini gevşeterek çıkarmanız yeterli.
- Tahliye vanası veya hortumu kapattıktan sonra radyatörün üst bölümünde yer alan basınç kapağını açın. Bu aşamalarda radyatör kapağı ve tahliye vanası hasar görmüşse değiştirmelisiniz.
- Genellikle şeffaf bir plastikten oluşan su kabını bularak tamamını önerilen miktarda antifriz ve sudan oluşan karışımla doldurun.
- Ardından aracı çalıştırıp kaloriferleri açarak motoru ısıtın. Böylece suyun motor içinde hareket etmesi sağlanıyor.
- Son olarak sıvı kabını dikkatlice açarak seviyesi düşen antifrizli motor suyu üzerine uygun miktarda ekleme yapın.
Bazı antifriz sıvıları zehirli bileşikler içerdiği için alanında uzman bir profesyonel başvurmak daha sağlıklı olabilir.
Kısacası otomobiliniz yaz kış demeden son gücüyle çalışırken sizin de bazı noktalarda ona destek olmanız gerekiyor. Özellikle kışlık araba bakımı sırasında antifriz suyu başta olmak üzere diğer kışlık ürünlerin değiştirilmesinde yarar var. Böylece aracınızın verimini artırırken sürüş güvenliğini riske atan problemleri de önleyebilirsiniz.