Dünyanın En Kuzeyindeki Şehir: Kiruna

Kiruna

Hazır Türkiye’ye yaz gelmişken bu hafta sizi soğuk bir yerlere, Kuzey Kutup Dairesi’nin yaklaşık 150 km üzerindeki Kiruna şehrine götüreyim.

Kiruna dünyanın en kuzeydeki şehri olsa da, kışın karlarla kaplı, bembeyaz bir hal alsa da, çok soğuk olsa da, güneş sadece bir kaç saat yüzünü gösterse de kışın gitmek gerekiyor.

Kiruna Jukkasjarvi Kilisesi

Kiruna’ya Stockholm’den uçakla rahatlıkla ulaşılabiliyor. Zaman kısıtı olmayanlara önerim ise yaklaşık 16-17 saat süren trenle Kiruna’ya gitmeleri, çok keyifli bir yolculuk oluyor.

Norveç, İsveç ve Finlandiya’nın kuzeyinden oluşan Lapland denen bölgenin en büyük şehri Kiruna. Burada yaşayan Sami ırkını Hristiyanlaştırmak için 1900’lerin başında Kiruna Kyrka’yı yani Kiruna Kilisesi’ni inşa etmişler. Avrupa’nın geri kalanından alıştığımız görkemli kiliselerden çok farklı, kesinlikle gezilmesi gereken bir yer. Ahşaptan yapılan kilise Sami çadırları gibi üçgen şeklinde. İçeride ise sadece küçük bir haç var, onun dışında Hristiyanlığa ait herhangi bir figür bulunmuyor. Altarda ise Prens Eugen tarafından yapılan bir Toscana tablosu bulunuyor. Bu şekilde, doğal unsurlara tapan Samileri ürkütmeden Hristiyanlaştırmak istemişler. Kilise, İsveç’in en güzel ahşap binalarından biri olarak kabul ediliyor.

Kiruna Hjalmarin Evi

Kiruna dünyanın en büyük demir cevheri madenine sahip. Hatta şehrin kuruluşu da bu maden sayesinde gerçekleşiyor. Şehir merkezinde gezilebilecek yerlerden biri de şehrin kuruluşuna ön ayak olan LKAB adlı maden şirketinin ilk müdürü Hjalmar Lundbohm’un evi Hjalmar Lundbohmsgården. Burada Kiruna’nın geçmişine dair fotoğraflar görmek, Samilerin hayatlarına dair detaylar öğrenmek mümkün.

Kiruna Ice Hotel

Demir madenlerini turlarla gezmek mümkün, İngilizce turlar her gün olmuyor, madenlere özellikle ilginiz varsa, 540 metre derinliğe sahip dünyanın en büyük demir cevheri madeni gezisini kaçırmak istemiyorsanız İngilizce turların günlerine göre seyahatinizi ayarlamanızı öneririm.

Kiruna Ice Hotel

Kiruna’nın ünü Jukkasjärvi Köyü’nde her sene yeniden inşa edilen Ice Hotel’den geliyor. Her sene donan Torne Nehri’nden kesilen cam gibi pırıl pırıl buzlar kullanılarak yapılan otel yazın eriyor, sular nehre geri dönüyor, ertesi sene farklı mimarlarla, farklı bir proje ile yeniden inşa ediliyor. Otelde konaklamak oldukça pahalı olsa da gündüzleri otelin odaları, ice bar’ı ve/veya kilisesi, tiyatrosu bir müze gibi ziyaret edilebiliyor. Ziyaret sonunda ice bar’da buzdan bardaklardan birer içki içmek ise bir gelenek.

Kiruna Ice Bar

Jukkasjärvi’ye oteli görmeye kadar gitmişken Jukkasjärvi Kilisesi’ni de mutlaka görün, ondan daha sevimli bir kilise bir daha göremeyebilirsiniz.

Kiruna Jukkasjarvi Kilisesi

Gelelim Kiruna’yı unutulmaz seyahat destinasyonunuz haline getirecek aktiviteye. Karlarla kaplı bir ormanın içinde husky cinsi köpeklerin çektiği kızaklarla gezmek istemez misiniz? “Dog sledge” adı verilen bu turlara kayıt yaptırdığınızda gece sizi otelinizden alıp ormanın girişine götürüyorlar. Burada sıcacık ısıtılmış odalarda ekibin toplanmasını bekliyor, bir yandan da tur sırasında giyeceğiniz kalın kıyafetleri teslim alıyorsunuz. Herkes giyindikten sonra dörder kişilik gruplar halinde kızaklara biniliyor ve macera başlıyor. Köpekler gerçekten çok hızlı bir şekilde koşuyorlar, adeta bir roller coasterdaymış gibi savrularak ilerliyorsunuz. Köpekler uzun süre ağaçların arasında, daracık ve karla kaplı patikalarda ilerliyorlar. Sonra bir an geliyor, ağaçlar bitiyor ve donmuş gölün üstünde gitmeye başlıyorsunuz. Şansınız varsa özellikle bu anda ünlü kuzey ışıkları aurora borealis’i de görebilirsiniz.

Kiruna Husky

Tur şirketleri kuzey ışıklarının görülmesi konusunda garanti veremiyorlar, biraz şansınıza kalmış bir durum. Tur sırasında orman içinde bir Sami çadırında mola veriliyor, burada kahve içip tütsülenmiş geyik eti ile hazırlanmış sandviçlerden yiyorsunuz. Bir kaç saatliğine kendinizi Noel Baba gibi hissediyor, bir masalı yaşıyorsunuz adeta.

Buzla kaplı bir otel odasında kalma konusundaki yorumlarınızı çok merak ediyoruz!

Üşüdük mü? O zaman sizi çok daha sıcak bir yere, Borneo Adası‘na götürelim!

 

Önceki YazıSonraki Yazı