İş vücut geliştirmeye geldiğinde, hayal ettiğiniz vücuda ulaşmak için çabalarken pek çok efsane duyarsınız. Vücut geliştirmenin etrafında örülen pek çok söylenti gelir kulağınıza. Aynı zamanda, hemen herkesin bir şekilde vücut geliştirme hakkında geliştirdiği ya da çevresinden duyduğu birtakım teorileri bulunur ve bunlar kafa karıştırmak için birebirdir. Biz de sizin için bu tartışmalı konu üzerine kısa ve hızlı okunabilir bir rehber hazırlayalım istedik. Belki bu yazıdan sonra vücut geliştirme programınızda değiştirmek istediğiniz şeyler olduğunu fark edebilirsiniz. Arkanıza yaslanın, iyi okumalar!
1. Günde 6 Öğün Yemek
Vücut geliştirmenin gitgide baskısını artıran bir endüstri olduğu aşikâr. Her endüstri gibi vücut geliştirme de kendi doğru bilinen yanlışlarını yaratıyor. Kulaktan kulağa iletilen bilgiler birden efsaneleşiyor. Günde altı öğün yemek yemek de bu mitlerden biri. Sıklıkla duyduğunuz öğünlerinizi sıklaştırmanız gerektiği tavsiyesi de aslında vücut geliştirme ile ilgili doğru bilinen yanlışlar arasında yer alıyor. Oysa bilimsel olarak bu kanıtlanmış bir gerçek değil. Hatta günde üç ya da dört öğünün vücut geliştirme için yeterli olduğunu gösteren bazı araştırmalar bile bulunuyor. Bazı kişiler için iyi bir fikir olarak değerlendirilebilecek dahi olsa, günde altı öğün yemek için kendinizi zorluyorsanız, artık zorlamanıza gerek yok çünkü bir efsane.
2. Bir Öğünde 30 Gramdan Fazla Protein Alıp Almamak
Vücut geliştirme ile ilgilenenlerin çok uzun zamandır gündemlerini işgal eden bir başka söylenti de budur. 30 gramdan fazla proteinin kesin sınır olarak koyulması bazı şeylerin görmezden gelinmesine yol açıyor. Örneğin, vücudunuzun kendisine özgü bir sindirim alışkanlığına sahip olması gibi. Araştırmalar, 30 gram proteinin aslında az bir miktar olduğunu söylüyor. 35 gram ve 52 gram arasındaki miktarlar vücut geliştirme programınızda size daha etkili sonuçlar verebilir.
3. Ağır Çalışma Daha İyi Sonuç Verir Mi?
Vücut geliştirme merkezlerindeki duvarları boydan boya süsleyen motivasyon posterleri size aslında daha ağır ve daha sıkı çalışmanızı dikte eder. Bu posterlerin altında yatan anlam, eğer daha ağır çalışmazsanız, istediğiniz sonuca ulaşamayacağınız yönündedir. Mesele tamamen görecelidir aslında. Ne kadar ağır çalışırsanız çalışın, bir başkası için çok hafif egzersizler yapıyor olabilirsiniz. Tamamen nasıl bir vücut istediğinize bağlı olarak geliştirmeniz gereken, hedefe odaklı egzersizler kendinizi harap ederek ağır bir çalışma altında girmekten çok daha iyidir.
4. Şekerden Uzak Durmak Zorunda Mısınız?
Hangi beslenme programını uyguluyor olursanız olun, şekerin bu beslenme planından kesinlikle dışlanması gerektiğini duymuşsunuzdur. Vücut geliştirme sıkı egzersizler gerektirir ve egzersizden sonra vücudun biraz şeker alması aslında iyidir. Eğer çok egzersiz yaptıysanız, kaslarınızın yeniden kendileri için biraz enerji depolamasını isteyebilirsiniz. Bu nedenle, egzersizinizin ardından hafif tatlı yiyecekler tüketmek iyi bir şey olarak görülebilir.
5. Elektrolitlere Gerçekten Sürekli İhtiyaç Duyar Mısınız?
Yanıt, hayır. Vücut geliştirmenin bir endüstri halini aldığını ve kendi efsanelerini yarattığını söylemiştik. Egzersizden sonra elektrolitli spor içeceği içmeniz gerektiği de bu efsanelerden biridir. Yani, siz sektörün “mutlaka yapmalısınız” dediklerine çok fazla kulak asmayın bu konuda. Vücut geliştirme egzersizleriniz bittikten sonra ihtiyacınız olan tek şey gerçekte sudur.
6. Hem Kilo Verip Hem Kas Geliştiremez Misiniz?
Vücut geliştirmede yaygın olarak inanılan bir efsane de bu ikisini bir arada yapamayacak olmanızdır. Kas geliştirmek için daha fazla kalori almanız, kilo vermek içinse tam tersinin olması gerektiği yönünde bir inanç vardır. Kalori alımınız düşükken de kas geliştirmeniz mümkündür. Bunu ancak yeterli miktarda protein aldığınıza emin olarak dengeleyebilirsiniz. Yani aslında, yapabilirsiniz.
Siz de vücut geliştirme ile ilgili efsaneler biliyorsanız, “Yorumlar” kısmından mutlaka bizimle paylaşın! :)